12 Haziran 2007 Salı

Ermeni harflerinin yıldönümü münasebetiyle düzenlenecek törenlere polisce engel çıkarılmaması.

Ermeni harflerinin yıldönümü münasebetiyle düzenlenecek törenlere polisce engel çıkarılmaması.
1331.Za.25
DH. KMS. 1/24
Türkçe Transkripsiyonu: 21,00 KB
Belge Görüntüleri: 172,63 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Ermeni Katoğikos ve Patrikince verilen takrirde bildirilen Meclis-i Ruhanî teşkili ve buraya seçilec...

Ermeni Katoğikos ve Patrikince verilen takrirde bildirilen Meclis-i Ruhanî teşkili ve buraya seçilecek azalara dair Adliye ve Mezahib Nezareti Kalem-i Mahsus Mühimme ve Şifre Şubesi'nden Dördüncü Ordu Kumandanı Cemal Paşa'ya çekilen telgraf.
1335.M.2
DH.ŞFR 69/40
Türkçe Transkripsiyonu: 21,00 KB
Belge Görüntüleri: 457,02 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

"Kurâ-yı islâmiyeye tevzî' edilen Ermeni âilelerinin, işlerini tesviye etmek üzere muvakkaten kasaba...

"Kurâ-yı islâmiyeye tevzî' edilen Ermeni âilelerinin, işlerini tesviye etmek üzere muvakkaten kasabaya gelmelerine müsaade olunması" şeklinde Emniyet-i Umûmiye Müdiriyeti'nden Ankara Vilayeti Vekâleti'ne çekilen cevâbî telgraf.
1334.M.16
DH.ŞFR 58/110 Belge No: 1
Türkçe Transkripsiyonu: 19,00 KB
Belge Görüntüleri: 41,05 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Bitlis Valiliği'nde bulunan Ermeni ve Kürdler'in birbirlerine yakınlaşıp kaynaşmaları için gayri müs...

Bitlis Valiliği'nde bulunan Ermeni ve Kürdler'in birbirlerine yakınlaşıp kaynaşmaları için gayri müslimlerden de polis kaydedilmesi
1331.N.10
DH.EUM.MTK 4/47 Belge No: 1-3
Türkçe Transkripsiyonu: 23,00 KB
Belge Görüntüleri: 164,43 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ERMENİLERE VERİLEN HAKLAR

ERMENİLERE VERİLEN HAKLAR

5 Haziran 2007 Salı

Ermeni çeteleri tarafından ahâli-i İslâmiyeye karşı irtikâb edilen mezâlim ve fecâyi' hakkında delil...

Ermeni çeteleri tarafından ahâli-i İslâmiyeye karşı irtikâb edilen mezâlim ve fecâyi' hakkında delil ve vesika toplamak üzere Emniyet-i Umumiye Beşinci Şube Müdürü Vâsıf ve Birinci Şube Muavini Sabit beylerin Trabzon'a hereket ettiklerine dair Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti'nden Trabzon Vilâyeti'ne çekilen telgraf.
1336.B.4
DH.ŞFR 86/133
Türkçe Transkripsiyonu: 19,50 KB
Belge Görüntüleri: 401,70 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Beşiktaş mıntıkasında Rum ve Ermeni talebelerin Türk talebelerini taşladığı ve bu yüzden bazı vekayi...

Beşiktaş mıntıkasında Rum ve Ermeni talebelerin Türk talebelerini taşladığı ve bu yüzden bazı vekayi'-i müessife zuhur edebileceğinden İstanbul Polis Müdüriyeti'nce gerekli tedbirlerin alınması gerektiği.
1339.B.13
DH.EUM. AYŞ 52/22 Belge No: 1, 2
Türkçe Transkripsiyonu: 21,50 KB
Belge Görüntüleri: 101,16 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Adana'nın Kozan ilçesinde, Fransızlar tarafından götürülürken ulema ve eşrafın akıbetinin meçhul kal...

Adana'nın Kozan ilçesinde, Fransızlar tarafından götürülürken ulema ve eşrafın akıbetinin meçhul kalmakta olduğu, Müslümanların can ve namuslarına taarruz edildiği, Feke'nin Ermenilerce muhasara edilerek telgraf hatlarının kesildiği, Müslümanlar için mürettep katliamlara başlanıldığı yolunda Develi'den çekilen telgraf üzerine, tedbir alınması için durumun Hariciye Nezareti ve Adana Valiliği'ne bildirildiği.
1338.C.13
DH.EUM. AYŞ 34/15 Belge No: 1, 2
Türkçe Transkripsiyonu: 23,50 KB
Belge Görüntüleri: 204,10 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Kandıra'nın Evkum köyünden Mustafa ve biraderi Musa'nın, Adapazarı'ndan köylerine dönerken önlerini

Kandıra'nın Evkum köyünden Mustafa ve biraderi Musa'nın, Adapazarı'ndan köylerine dönerken önlerini kesen Ermeniler tarafından soyuldukları ve Musa'nın öldürüldüğü.
1337.Ş.7
DH.EUM. AYŞ 7/85 Belge No: 1
Türkçe Transkripsiyonu: 19,50 KB
Belge Görüntüleri: 28,27 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Boğazlıyan ve Maden kazalarının Aktaş ve Başa Çanak mevkilerinde Samuel ve Mihran Çeteleri'nin ahali...

Boğazlıyan ve Maden kazalarının Aktaş ve Başa Çanak mevkilerinde Samuel ve Mihran Çeteleri'nin ahaliyi katledip, mallarını gasb ettiklerine dair şikayet üzerine Sivas vilayetine ve Hariciye Nezareti'ne durumun bildirilerek gereğinin yapılmasının tebliği.
1337.B.22
DH.EUM. AYŞ 6/8 Belge No: 1-7
Türkçe Transkripsiyonu: 26,00 KB
Belge Görüntüleri: 240,94 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

4 Haziran 2007 Pazartesi

Filibe'deki Ermeni ve Bulgar eşirrasının Dersaadet'e sahil yönünden patlayıcı madde sevkedecekleri i...

Filibe'deki Ermeni ve Bulgar eşirrasının Dersaadet'e sahil yönünden patlayıcı madde sevkedecekleri ihbar olunduğundan gerekli tedbirin alınmasının bildirildiği.
1323.Z.04
ZB. 31/63
Türkçe Transkripsiyonu: 19,50 KB
Belge Görüntüleri: 30,69 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Ermeni Katolikleri diğerleriyle birlikte sevk ve teb'idleri takarrür etmekle, o yolda muamele ifası...

Ermeni Katolikleri diğerleriyle birlikte sevk ve teb'idleri takarrür etmekle, o yolda muamele ifası" şeklinde İskan-ı Aşayir ve Muhacirin Müdüriyeti'nden Adana ve Halep vilayetler ile Adana, Halep ve Maraş Komisyon Riyasetleri'ne çekilen telgraf.
1333.N.30
DH.ŞFR 54-A/384 Belge No: 1
Türkçe Transkripsiyonu: 19,00 KB
Belge Görüntüleri: 26,40 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Osmanlı Ermenileriyle ilgili Vatikan'a ulaşan haberlerin gerçek dışı olduğu, Türkiye'de ırk, din ve

Osmanlı Ermenileriyle ilgili Vatikan'a ulaşan haberlerin gerçek dışı olduğu, Türkiye'de ırk, din ve mezhep ayırımı yapılmaksızın herkese eşit muamele yapıldığı ancak; Meşrutiyetten sonra siyasî partiye dönüşen Ermeni komitelerin, planlı bir şekilde düşmanla işbirliği yaparak Anadolu'nun her tarafında ayaklandıkları, vatanın müdafaası için Hükûmet'in önlem almak zorunda kaldığına dair Padişah'tan Papa'ya gönderilen "Name-i Humâyûn".
1915.9.10
HR.SYS 2799/43 Belge No: 14
Türkçe Transkripsiyonu: 25,50 KB
Belge Görüntüleri: 296,86 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Galata'da Borsa'nın bulunduğu hanın havaya uçurulacağına dair Fransızca gönderilen mektuplar hakkınd...

Galata'da Borsa'nın bulunduğu hanın havaya uçurulacağına dair Fransızca gönderilen mektuplar hakkında tahkikat yapılarak, Borsa'nın ve civarının korunmasında ihtimam gösterilmesi gerektiği.
1325.S.7
ZB. 332/26
Türkçe Transkripsiyonu: 20,50 KB
Belge Görüntüleri: 97,14 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

Harp bölgelerine yakın yerlerde bulunan Ermenilerin düşmanla işbirliği faaliyetlerine girişip Osmanl...

Harp bölgelerine yakın yerlerde bulunan Ermenilerin düşmanla işbirliği faaliyetlerine girişip Osmanlı Ordusu'nun savunma faaliyetlerini sabote etmesi nedeni ile sınır bölgesindeki Ermenilerin güney bölgelerine sevk edilmeleri
1333.B.15
MV. 198/24
Türkçe Transkripsiyonu: 27,00 KB
Belge Görüntüleri: 271,15 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

TEHCİRİN SEBEPLERİ VE ALINAN TEDBİRLER

Hanasor Müfrezesi ile İran sınırından geçmek isteyen bir Ermeni çetesi arasında vuku'bulan çatışma konusunda Umûr-i Erkân-ı Harbiye Dairesi'nin Hariciye'ye takdim ettiği telgraf suretleri ve olayın Tahran Sefâreti'ne tebliği.
1913.9.15
HR.SYS 2762/9 Belge No: 1-3
Türkçe Transkripsiyonu: 22,50 KB
Belge Görüntüleri: 274,08 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

2 Haziran 2007 Cumartesi

RUSLARLA ERMENİ ÇETELERİNİN BİTLİS VE VAN'DA YAPTIKLARI SOYKIRIM

Van ve Bitlis vilayetlerinin işgali sırasında Ruslarla Ermeni çeteleri tarafından İslâm ahaliye feci zulümler yapıldığı; Bitlis'e gelen Kazak süvarileriyle Ermenilerin kaçmakta olan İslâm ahaliyi büyük-küçük, çoluk-çocuk demeden katlettikleri; Van'a Rusların yaklaştığını öğrenen Ermenilerin isyana teşebbüs ettikleri ve göç eden İslâm ahaliyi takip ederek yollarda feciâne bir şekilde katlettikleri, göç edemeyip içerde kalan binlerce kadın, kız ve erkeği vahşice kestikleri, Van'a bağlı Timar nahiyesi dahilindeki köylerden Zive, Mollakâsım, Şeyhkara, Şeyhayne, Ayans, Paksi, Zorâbâd ve daha birçok köy ahalisinin göç edemediklerinden dolayı Ermeniler tarafından hiçbir ferd bırakılmaksızın tamamının soykırıma tabi tutulduğu, Rusların, Hakkari'ye bağlı Dir kasabasına geleceği sırada ortaya çıkan çetelerin yol üzerinde bulunan Kürd köyleri İslâm ahalisinin erkeklerini katledip, en büyüğü üç yaşında olan binden fazla çocuğu kılınç ve kamalarla parça parça ettikleri ve her parçalarını bir el kadar bırakarak çocuk cesetlerinden siper yaptıkları, üç dört yüzü aşkın Kürd kızının bikrini izale ederek kadınların ihtiyar olanlarını katl ve idam ettiklerine dair.
15 Ş. 1334 (17. VI. 1916)
HR. SYS. 2872/2, Belge no: 92-98
Türkçe Transkripsiyonu: 205,03 KB
Belge Görüntüleri: 224,02 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ERMENİLERİN RUSLARLA BİRLİKTE TRABZON VE VAN HAVALİSİNDE MÜSLÜMANLARA YAPTIKLARI MEZÂLİM

Ermenilerin Ruslarla birlikte İslâm ahalisine ve özellikle kadınlara yaptıkları mezâlime ve kötü fiillerle ilgili Trabzon, Van ve Diyarbakır vilayetlerinden gelen raporlar hakkında Dahiliye Nezâreti'nden Hariciye Nezâreti'ne yazılan yazılar.
12 Ş. 1334 (14. VI. 1916)
HR. SYS. 2872/3, Belge no: 12-14, 16, 18-26, 28-39, 41-44
Türkçe Transkripsiyonu: 303,53 KB
Belge Görüntüleri: 932,07 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ERMENİ VE RUSLARIN YAPTIKLARI SOYKIRIM

Ermeni çeteleri ve Rusların Müslüman halka ırza tecavüz, ihtiyar ve çocukları hanelere doldurup yakma, cami ve türbeleri harab edip tahkir etme, cesetleri parçalayarak ateşte pişirip sağ olanlara yemeleri için zorlama gibi birtakım mezâlim uyguladıklarına dair Diyarbakır ve Trabzon vilayetlerinden gönderilen yazılar.
3 Ş. 1334 (5. VI. 1916)
HR. SYS. 2872/4, Belge no: 3,4
Türkçe Transkripsiyonu: 153,81 KB
Belge Görüntüleri: 46,64 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ERMENİLERLE RUSLARIN VAN'DAKİ MÜSLÜMAN AHALİYE YAPTIKLARI SOYKIRIM

Rusların Van'ı işgali sırasında Ermenilerle birlikte Müslüman ahaliye yaptıkları soykırım ve vahşetlerle ilgili olarak Van Jandarma Sabit Alay Kumandanı Ali Cevad, Van Belediye Reisi Abdurrahman, mütekaidin-i askeriyye'den Vanlı Mülazim Recep ve Van komiserlerinden Komiser-i Sani Zübeyr tarafından tutulan zabıtlarda ve mezâlimden kurtulanların ifadelerinde "..... Ağçakala karyeli bir kadının ve ondan aldığı düğün tedârikâtını mustashiben (beraberinde ) yolda giderken Aspaşin Ermenileri tarafından hetk-i ırzı irtikâb ve eşyası da Havasor nâhiyesi komitesine aşırıldığı tahkîkât-ı amîkada renk vermişdi...", "....Târîh-i harb olan [1]330 senesi kânûnlarında Gevaşın Pelli karyesindeki sekiz kişilik jandarma karakolu, kâmilen katl olundular....", "....[1]331 senesi Mart'ı zarfında harbde hastalanarak memleketlerine gönderilmekde olan Diyarbekirli Bişar Çeto'nun mücâhidlerinden olup merkez-i vilayete bir sâ‘at mesâfede Yedikilise nâm Ermeni mü’essesesine misâfir edilmiş yedi kişi kâmilen katl ve maktûllerin bir kaçının na‘şlarının ve kâtillerden bir-ikisinin elde edilerek mehâkim-i adliyyeye teslîm edildikleri...", "....Dir nâhiyesinde salhâne şekline koyulan bir karyede mükellefe bir kızcağızın hetk-i ırzı irtikâb ve sonradan iki emcikleri kesilerek cân-hırâş bir hâlde bırakıldığı ve o havâlîde nice sıbyânın boğazlanmış oldukları..." gibi hususların yer aldığı hakkında
2 Ş. 1334 (4. VI. 1916)
HR. SYS. 2872/2, Belge no: 56-62
Türkçe Transkripsiyonu: 208,07 KB
Belge Görüntüleri: 192,29 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ERMENİ ÇETELERİ İLE RUSLARIN MÜSLÜMANLARA VE MUSEVİLERE YAPTIKLARI SOYKIRIM

Rusların Ermeni çeteleriyle birlikte Hasankala'dan hudûd-ı asliyyeye sürüldüklerinde beraberlerinde götürdükleri iki bin islâm ahalisinden bir kısmını öldürüp bir kısmını ülke içlerine sevkettikleri, Erzurum'da dokuz kişiyi idam edip on dört yaşına kadar olan erkek nüfusu meçhul yerlere gönderdikleri; Pekreç nahiyesinde Ermenilerden oluşan bir mahkemenin üç-dört yüz kişiyi astığı, Aşkale, Tercan, Ilıca, Tavuskerd ve Artvin cihetlerinde İslâm namına birşey bırakmadıkları, Van'da Ermenilerin iki yüz kadar kadın ve çoçuğu öldürüp Mahfuran Deresi'nde sekiz-on bin Müslümanı katlettikleri, Narman hududunda Hot karyesi ahalisinin mitralyözlerle tamamen imha edildiği, Bitlis'in Çukur nahiyesindeki Morh-i Süflâ muhacirlerinin çoğunun kılıçtan geçirildiği, Ergani, Cinis, Pezentan ve Semerşeyh karyelerinin ahalisiyle birlikte yakıldığı; Kürt Bedirhani Kamil'in şarlatanlığı sebebiyle Bitlis'e yakın bir yere yerleştirilen pek çok köy ahalisinin açlıktan öldüğü, ağır hasta çoçukların Bitlis Hastahanesi'nde vahşice öldürüldüğü, Balekan karyesinde katledilenlerin cesetlerinin köpeklere yedirildiği, Çukur'da esir edilen kadın ve kızlara tecavüz edilip ihtiyarların yakıldığı, çocukların süngüyle öldürüldüğü vesâir katliama dair Erzurum, Bitlis ve Mamuretülaziz vilayetlerinden gelen telgraf sûretleri.
21 B. 1334 (24. V. 1916)
HR. SYS. 2872/2, Belge no: 9-11, 17
Türkçe Transkripsiyonu: 176,15 KB
Belge Görüntüleri: 130,02 KB

KARS VE ARDAHAN HAVALİSİNDE MÜSLÜMANLARA VE ESİRLERE YAPILAN SOYKIRIM

Kars ve Ardahan havalisinde soykırıma uğrayan Müslümanların sayısının 30.000'e vardığı, muhafazası Ermenilere verilen Osmanlı esirlerinin çok kötü muamele gördükleri ve tüfek dipçikleriyle öldürüldükleri; Osmanlı ordusu içinde bulunan Ermeni ve Rumların kasden esir düşerek Ruslara bilgi sızdırdıkları, Kafkasya Ermenilerinin de önce Osmanlılara esir düştükleri ve sonra kaçarak öğrendiklerini Ruslara bildirdiklerine dair.
19 R. 1333 (6. III. 1915)
HR. SYS. 2878/1, Belge no: 2
Türkçe Transkripsiyonu: 158,32 KB
Belge Görüntüleri: 45,60 KB
http://www.devletarsivleri.gov.tr/kitap/

ARŞİV BELGELERİNE GÖRE ERMENİ KONUSU

Batı kamuoyundaki Ermeni soykırımı iddiaları bugüne kadar doğruluğu ispatlanmamış olan hatırat türü sübjektif bazı yayınlara dayanmaktadır. Halbuki "Tarih belge ile yazılır" hükmü, tüm dünya bilim alemince kabul edilen bir gerçektir. Çünkü arşivlere dayalı bilimsel çalışmalar önyargı ve siyasi yaklaşımları ortadan kaldıracaktır. Arşivler, diğer tarihi kaynaklar arasında gerçeği en objektif şekilde yansıtan otantik belgelerdir. Bu nedenle Batı ülkelerinde siyasi bir yaklaşımla ele alınan Ermeni konusunun tarihin asıl kaynaklarına inilerek değerlendirilmesi gerekir. Tarihi konular ve olaylar hakkında hüküm verebilmek için, tarihin otantik kaynakları olan arşivler, tarih araştırmacıları için gerçek belge niteliğindedir. Türk arşivlerinde araştırma yapmadan yazılacak bir bölge ve dünya tarihinde muhakkak eksikler olacaktır. Ermeni konusu hakkında Batı ülkelerinde yapılan yayınlar birinci elden kaynaklara dayanmadığı için maalesef eksik, hatalı ve sübjektif olmuşlardır. Halbuki Türk arşivlerinde Ermeni konusu ile ilgili milyonlarca belge vardır. Bu belgeler olayları objektif bir şekilde aydınlatacak mahiyettedir. Belgelerin tarihi gerçekleri siyasi, ideolojik ve önyargılı yaklaşımlardan uzak, bilimin ışığında aydınlatılmasına yardımcı olması amacıyla bu sayfa hazırlanmıştır.
Bu dökümanların tümü, daha fazla kişinin okuması amacıyla, tamamen "BAŞBAKANLIK DEVLET ARŞİVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN" sayfalarından alınmıştır. Üzerinde hiç bir değişiklik yapılmamıştır.



Basın Açıklaması
TARIH : 27 NİSAN 2007 NO : BA- 08 / 07

Türkiye Cumhuriyeti devletinin, başta laiklik olmak üzere, temel değerlerini aşındırmak için bitmez tükenmez bir çaba içinde olan bir kısım çevrelerin, bu gayretlerini son dönemde artırdıkları müşahede edilmektedir. Uygun ortamlarda ilgili makamların, sürekli dikkatine sunulmakta olan bu faaliyetler; temel değerlerin sorgulanarak yeniden tanımlanması isteklerinden, devletimizin bağımsızlığı ile ulusumuzun birlik ve beraberliğinin simgesi olan milli bayramlarımıza alternatif kutlamalar tertip etmeye kadar değişen geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
Bu faaliyetlere girişenler, halkımızın kutsal dini duygularını istismar etmekten çekinmemekte, devlete açık bir meydan okumaya dönüşen bu çabaları din kisvesi arkasına saklayarak, asıl amaçlarını gizlemeye çalışmaktadırlar. Özellikle kadınların ve küçük çocukların bu tür faaliyetlerde ön plana çıkarılması, ülkemizin birlik ve bütünlüğüne karşı yürütülen yıkıcı ve bölücü eylemlerle şaşırtıcı bir benzerlik taşımaktadır.
Bu bağlamda;
Ankara’da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları ile aynı günde Kur'an okuma yarışması tertiplenmiş, ancak duyarlı medya ve kamuoyu baskıları sonucu bu faaliyet iptal edilmiştir.
22 Nisan 2007 tarihinde Şanlıurfa’da; Mardin, Gaziantep ve Diyarbakır illerinden gelen bazı grupların da katılımı ile, o saatte yataklarında olması gereken ve yaşları ile uygun olmayan çağ dışı kıyafetler giydirilmiş küçük kız çocuklarından oluşan bir koroya ilahiler okutulmuş, bu sırada Atatürk resimleri ve Türk bayraklarının indirilmesine teşebbüs edilerek geceyi tertipleyenlerin gerçek amaç ve niyetleri açıkça ortaya konulmuştur.
Ayrıca, Ankara’nın Altındağ ilçesinde “Kutlu Doğum Şöleni” için ilçede bulunan tüm okul müdürlerine katılım emri verildiği, Denizli’de İl Müftülüğü ile bir siyasi partinin ortaklaşa düzenlediği etkinlikte ilköğretim okulu öğrencilerinin başları kapalı olarak ilahiler söylediği, Denizli’nin Tavas ilçesine bağlı Nikfer beldesinde dört cami bulunmasına rağmen, Atatürk İlköğretim Okulunda kadınlara yönelik vaaz ve dini söyleşi yapıldığı yolunda haberler de kaygıyla izlenmiştir.
Okullarda kutlanacak etkinlikler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilgili yönergelerinde belirtilmiştir. Ancak, bu tür kutlamaların yönerge dışı talimatlarla yerine getirildiği tespit edilmiş ve Genelkurmay Başkanlığınca yetkili kurumlar bilgilendirilmesine rağmen herhangi bir önleyici tedbir alınmadığı gözlenmiştir.
Anılan faaliyetlerin önemli bir kısmının bu tür olaylara müdahale etmesi ve engel olması gereken mülki makamların müsaadesi ile ve bilgisi dahilinde yapılmış olması meseleyi daha da vahim hale getirmektedir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Cumhuriyet karşıtı olan ve devletimizin temel niteliklerini aşındırmaktan başka amaç taşımayan bu irticai anlayış, son günlerdeki bazı gelişmeler ve söylemlerden de cesaret almakta ve faaliyetlerinin kapsamını genişletmektedir.
Bölgemizdeki gelişmeler, din ile oynamanın ve inancın siyasi bir söyleme ve amaca alet edilmesinin yol açabileceği felaketlerin ibret alınması gereken örnekleri ile doludur. Kutsal bir inancın üzerine yüklenmeye çalışılan siyasi bir söylem veya ideolojinin inancı ortadan kaldırarak, başka bir şeye dönüştüğü, ülkemizde ve ülke dışında görülebilmektedir. Malatya’da ortaya çıkan olayın bunun çarpıcı bir örneği olduğu ifade edilebilir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin çağdaş bir demokrasi olarak, huzur ve istikrar içinde yaşamasının tek şartının, devletin Anayasamızda belirlenmiş olan temel niteliklerine sahip çıkmaktan geçtiği şüphesizdir.
Bu tür davranış ve uygulamaların, Sn. Genelkurmay Başkanı’nın 12 Nisan 2007 tarihinde yaptığı basın toplantısında ifade ettiği “Cumhuriyet rejimine sözde değil özde bağlı olmak ve bunu davranışlarına yansıtmak” ilkesi ile tamamen çeliştiği ve Anayasanın temel nitelikleri ile hükümlerini ihlal ettiği açık bir gerçektir.
Son günlerde, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde öne çıkan sorun, laikliğin tartışılması konusuna odaklanmış durumdadır. Bu durum, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından endişe ile izlenmektedir. Unutulmamalıdır ki, Türk Silahlı Kuvvetleri bu tartışmalarda taraftır ve laikliğin kesin savunucusudur. Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri yapılmakta olan tartışmaların ve olumsuz yöndeki yorumların kesin olarak karşısındadır, gerektiğinde tavrını ve davranışlarını açık ve net bir şekilde ortaya koyacaktır. Bundan kimsenin şüphesinin olmaması gerekir.
Özetle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ün, “Ne mutlu Türküm diyene!” anlayışına karşı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanıdır ve öyle kalacaktır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, bu niteliklerin korunması için kendisine kanunlarla verilmiş olan açık görevleri eksiksiz yerine getirme konusundaki sarsılmaz kararlılığını muhafaza etmektedir ve bu kararlılığa olan bağlılığı ile inancı kesindir.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Sert uyarı


Süleymaniye’de peşmergenin, sivil Türk askerlerine silah çektiğini duyuran Genelkurmay: Her eylem en üst düzeyde karşılık görecek..
Genelkurmay, Kuzey Irak'ta sivil kıyafetli TSK mensuplarına tacizde bulunulduğunu bildirdi. Açıklamada "Unsurlarımızın kendini tanıtarak bu etik dışı davranışa gerekli tepkiyi vermesi üzerine, yanlış anlaşılmadan kaynaklandığı değerlendirilen taciz ve silah doğrultma olayı sona erdirilmiştir" denildi. "TSK'YA YAPILMIŞ SAYILACAK" Açıklama şöyle devam etti: Herkes şunu iyice bilmelidir ki; bölgede görev yapan unsurlarımız yüce Türk milletinin, kahraman Türk ordusunun mümtaz evlatlarıdır. Onlara yapılacak en ufak etik dışı davranış veya eylem, Türkiye Cumhuriyeti'ne, TSK'ya yapılmış sayılacak ve gereken en üst düzeyde karşılık görecektir.